TBMM Adalet Komisyonu’nda torba kanun teklifi görüşmeleri başladı. Bu önemli süreç, hukuk reformları ve yasaların güncellenmesi açısından kritik bir adım olarak değerlendiriliyor. Gelişmeler için bizi takip edin!
TBMM Adalet Komisyonu’nda, AKP’nin “etki ajanlığı” düzenlemesini de içeren torba kanun teklifinin görüşmeleri başladı. İlk 13 madde komisyonda kabul edildi. Bu maddeler, avukatlık stajları, noterlerin çalışma düzenine ilişkin değişiklikler ve haklı sebeplere dayanarak isim değişikliği yapılmasına dair düzenlemeleri kapsıyor.
Komisyonda söz alan Emek Partisi Gaziantep Milletvekili Sevda Karaca, şu şekilde konuştu: “Bu yasayla haberlere sadece erişim engeli getirmekle kalmayacak, iktidar ortaklarının şirketlerinde yaşananlara ilişkin yazılanlara da casusluk suçlaması getirilebilecek. Memleketin tüm kaynaklarını sermayeye peşkeş çeken, dün düşmanlaştırdıklarını bugün dost haline getiren bir ülkenin hükümeti için bile çok cüretkar bir yasadan bahsediyoruz. Bu iktidar, ciddi bir meşruiyet sorunu yaşadığında yeni düşmanlıklar eklemeye çalışıyor. Toplumu korkutup susturarak yönetebileceğini ilan etmektir bu maddeler. Anayasa tartışmalarının da özünü yansıttığını düşünüyoruz.”
CHP Trabzon Milletvekili Sibel Suiçmez ise söz alarak, “Yüce Meclis sıfatı ancak Meclis kaliteli yasa yaparsa anlam kazanır. Sürekli AYM’den dönen kanunlar yaparsak bu sıfatı kullanmamaya başlayacağız. Bu Meclis, anayasayı bizzat çiğneyen bir Meclis’tir. Can Atalay’ın milletvekilliğinin düşürülmesine ilişkin bir girişim yapılmıştı, AYM ise ‘yok hükmünde’ kararı verdi. Biz Meclis olarak 1 Ekim’de güle oynaya açtık. Bu durumu utanç verici buluyorum. Bu Meclis’ten artık anayasaya aykırı olmayan bir kanun yapma isteğimiz hayal. Can Atalay’ın milletvekilliği yeminini etmesi için Adalet Komisyonu da öncülük etmelidir. Bu teklifte en az anayasanın on maddesine getirilen maddeler aykırıdır. Nitelikli kanun yapmak zorundayız. Siyasete biat etmiş anlayıştan vazgeçmemiz lazım. Bu yasa halkın gündeminde değil, halkın ihtiyacından ve gündeminden kopuk. Güzellemeler yapmaktan vazgeçelim; eğitim, sağlık ve adalet sistemimizi düzeltelim. Türkiye’deki sorun, cezaların azlığı değil, verilen cezaların uygulanmamasıdır.”
Anayasaya aykırılık önergeleri, yapılan oylama sonucunda reddedildi. 8. maddede yer alan, “El yazısıyla imzalanarak hazırlanan noterlik işlemlerinin, güvenli elektronik imzayla bilişim sistemine kaydedilebilmesine ve kullanılabilmesine imkân tanınmaktadır” maddesinin görüşmelerinin Dijital Mecralar Komisyonuna gönderilmesi önergesi kabul edildi.
Teklifin tümü üzerinde söz talep eden CHP milletvekili Turan Taşkın Özer, teklifin anayasaya aykırı olduğunu belirterek, “9. yargı paketinde getirmeyi planladığınız ancak kamuoyunda ve özellikle basında çok büyük eleştirilere neden olan etki ajanlığı maddesini bu düzenlemeyle yeniden komisyona sundunuz. Kamuoyunun başka bir gündemi var ama maddeyi apar topar geçirme niyeti var. Her ne kadar yasa maddesinden etki ajanlığı ifadesi yer almasa da, açıkça bir etki ajanlığı düzenlemesidir. Siyasi bir bakışla, bazı tutuklamaları yapamadığınız için böyle bir yasal düzenleme istediğinizin de farkındayız. Teklif edilen madde, kanun yapma tekniği ve Anayasa’ya uygunluk açısından son derece sorunlu. Hukuki güvenlik ilkesi ile belirlilik ilkesi, hukuk devletinin ön koşuludur. Kanunda bulunması gereken bu nitelikler hukuki güvenliğin sağlanması bakımından zorunludur.”
“Bu maddenin muhalifler, gazeteciler, aktivistler için hazırlanmış olduğu açık. Eğer bu maddeyi geçirirseniz, AYM’ye taşınacak. Daha ileri gitmesi gerekirse AİHM’e gidilecek, bu da yeni sorunların ortaya çıkmasına sebebiyet verecek. AİHM, bizi bu anlamda mahkum edecek. Burada emsalini görüyoruz. Dolayısıyla teklif edilen bu madde, sınırları belli olmayan, soyut kavramlar üzerine inşa edilmiştir. Suç tanımı nedir; bilmiyoruz. Dışişleri Bakanlığı’nın dış politikasını eleştirmek, gündeme getirmek, haber yapmak suç teşkil edecek midir? Bu maddeye baktığımda bunun cevabını veremiyorum. Özellikle muhalif kesimler açısından yeni bir baskı ve tehdit aracı olacağına, basının özgürlüğüne, özellikle yabancı basın kuruluşlarına ciddi sınırlamalar ve kısıtlamalar getireceğine kuşku yok. Mevcut düzenlemeler ile AKP gibi düşünmeyenlerin büyük çoğunluğu terörist ilan ediliyordu, yeni düzenleme ile de terörist diyemediklerinize ajan diyeceksiniz.”
Teklifin tümü üzerine yapılan görüşmelerin ardından maddelerin görüşülmesine geçildi. Avukatlık Kanunu’nda değişiklik yapılmasını öngören 1. maddeye göre, avukatlık stajına fiilen engel olmamak şartıyla, herhangi bir sigortalı işte çalışması avukatlık stajının yapılmasına engel olmayacak. Muhalefet partileri, bu maddenin çekilmesini talep etti. CHP Aydın Milletvekili Süleyman Girgin, “Avukatların iş alanlarını genişletelim. Avukatlık mesleği halkın noteri. Noterleri de avukatlar haline getirirsiniz on sene sonra. Halkı savunanlara ‘ekonomik zorluklarla uğraş’ diyorsunuz. Her yıl mesleğini yaptığı için 60 avukat şiddete uğruyor. TBMM’nin bazı konularda hassasiyetini koyması lazım.”
Teklifte yer alan bir diğer maddeye göre, “Noterlerin tatil gün ve saatlerinde çalışmasına ilişkin usul ve esaslar Türkiye Noterler Birliği’nin mütalaası alınarak Adalet Bakanlığı’nca yürürlüğe konulan yönetmelikte düzenlenir.” Ayrıca, Noterlik Ücret Tarifesi, her yıl mart ayı yerine ocak ayı başında düzenlenecek.
Teklife göre, adın değiştirilmesi haklı sebeplere dayanılarak hakimden istenebilecek. Adın değiştirildiği nüfus siciline kayıt ve Basın İlan Kurumu’nun ilan portalında ilan olunacak. Diğer bir maddeye göre ise, boşanma davası reddinin kesinleşmesinden sonra ortak hayat sürdürmeleri temelinden sarsılmış çiftlerin yeniden dava açabilmesi için 3 yıl olan süre 1 yıla indirilecek.
Komisyon, 23 Ekim saat 11.30’da görüşmelere devam edecek.
