Türk lirasındaki yaşanan değer kayıpları ve döviz kurlarındaki yükseliş, metal paralarda kullanılan alaşımların hızla değer kazanmasına zemin hazırladı. Bu durum, yalnızca piyasalarda değil, günlük yaşamda da önemli değişikliklere neden oluyor.
Yüksek enflasyon ve dövizdeki artışa karşı Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) yeni banknot basımına kayıtsız kalması, madeni paraların kullanım alanında çeşitli zorlukların ortaya çıkmasına yol açıyor. Özellikle 2025 yılı itibarıyla darphanenin ürettiği 1 TL’lik madeni paraların maliyetinin 3 lirayı aşması, bu durumu daha da belirgin hale getiriyor.
Bozuk Paraların Kabul Edilmemesi
Bu dönüşüm, ekonomi yönetimini de önemli değişiklik kararları almaya zorladı. Son yıllarda tedavüldeki bozuk paraların gramajı düzenli bir şekilde değiştirilmektedir. Eski tarihli paralara kıyasla çok daha hafif olan 1 TL’lik madeni paralar, bazen güncel olmayan otomatlarda sorunlara yol açabiliyor. Madeni paraların fiziksel yapıları ve ağırlıkları üzerinden tanıyan otomat yazılımları, darphanenin düzenli olarak gramaj değişikliğine gitmesinin ardından birçok kullanıcıyı mağdur etmektedir.
Özellikle yakın tarihli 1 TL’lik madeni paraların, metro istasyonları, hastaneler ve çeşitli kamu alanlarında bulunan otomatlar tarafından kabul edilmemesi dikkat çekmektedir. Darphane ve Damga Matbaası Genel Müdürlüğü’nün gerçekleştirdiği gramaj değişikliği ile %30’un üzerinde tasarruf sağladığı öğrenilmiştir. Ancak bu tasarruf, kullanıcılar için günlük hayatta ciddi sorunlar yaratmaktadır.
