TÜİK hiç fakirlik görmeyenlerin oranını açıkladı
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2024 yılına ait Yoksulluk ve Yaşam Koşulları İstatistikleri’ni kamuoyuyla paylaştı. Açıklanan verilere göre, Türkiye’de asgari ücretle çalışanların oranı %48,9 olarak belirlenirken, yoksulluk oranı %13,6 olarak tespit edildi. Sürekli yoksulluk oranı ise %13,7 olarak kaydedildi. Maddi ve sosyal yoksulluk oranı %13,3 olarak belirlenirken, dört yıldır yoksulluk sınırının altında yaşayanların oranı %4,3 olarak ortaya çıktı. TÜİK’in verilerine göre, son dört yılda nüfusun %74,8’i yoksulluk sınırının üzerinde yaşamış durumda.
Yoksulluk riskinin toplumda %29,3 oranında olduğu ifade edilirken, borç veya taksit ödemesi olan bireylerin oranı ise %56,8 seviyesine ulaştı. En az bir çekirdek aile ve diğer bireylerden oluşan hane halklarının yoksulluk oranı 0,9 puan artarak %17,9’a, tek çekirdek aileden oluşan hane halklarının yoksulluk oranı ise 0,1 puan artışla %13,4’e yükseldi. Türk-İş’in temmuz ayında yaptığı açıklamada, dört kişilik bir ailenin aylık gıda harcaması olarak belirlenen açlık sınırı ise 19.234 TL olarak kaydedildi.
TÜİK’in Yoksulluk Verilerine Eleştiriler
CHP Milletvekili Süleyman Bülbül, TÜİK’in açıkladığı verilere yönelik eleştirilerde bulunarak, bu verilerin manipüle edildiğini savundu. Bülbül, açıklanan verilerle ilgili sosyal medya üzerinden bir paylaşımda bulundu.
Sürekli Yoksullukta Artış Gözlemlendi
TÜİK’in verilerine göre, sürekli yoksulluk oranı 2024 yılında 0,7 puan artarak %13,7’ye yükseldi. Bu oran, 2020 yılındaki sürekli yoksulluk oranıyla aynı seviyede. Dört yıllık panel verileri kullanılarak hesaplanan sürekli yoksulluk oranı, eşdeğer hane halkı kullanılabilir fert medyan gelirinin %60’ına göre son yılda ve önceki üç yıldan en az ikisinde yoksul olan bireyleri kapsamaktadır.
Yoksulluk Riski Altındaki Bireyler
TÜİK’in verilerine göre, toplumun %29,3’ü yoksulluk riskiyle karşı karşıya. Bu kapsamda yoksulluk veya sosyal dışlanma riski altında olanlar, göreli yoksulluk, maddi ve sosyal yoksunluk ile düşük iş yoğunluğu göstergelerinin en az birinden yoksun olanları ifade etmektedir.
Maddi ve Sosyal Yoksulluk Oranı
Maddi ve sosyal yoksulluk oranı, hane düzeyinde sorgulanan değişkenler arasında otomobil sahipliği, beklenmedik harcamaları karşılama, evden uzakta bir haftalık tatil masrafını karşılama, kira ve borç ödemeleri gibi durumlar yer almaktadır. Ayrıca, bu oran için fert düzeyinde toplanan değişkenler arasında eskimiş giysileri yenisiyle değiştirme, düzgün iki çift ayakkabıya sahip olma, ayda en az bir kez sosyal etkinliklere katılma gibi unsurlar da bulunmaktadır.
Yukarıda belirtilen on üç maddenin en az yedisini karşılayamayan bireylerin oranı, 2023 yılında %14,4 iken 2024 yılı sonuçlarında 1,1 puan azalarak %13,3 olarak tahmin edilmektedir.
Eğitim Düzeyine Göre Yoksulluk Oranları
Eş değer hanehalkı kullanılabilir fert medyan gelirinin %50’si dikkate alınarak hesaplanan yoksulluk oranına göre; eğitim durumu itibarıyla bir okul bitirmeyenlerin %24,7’si, lise altı eğitimlilerin %13,6’sı, lise ve dengi okul mezunlarının ise %7,4’ü yoksul olarak değerlendirilmiştir. Yükseköğretim mezunları ise %2,7 ile en düşük yoksulluk oranına sahip grup olarak öne çıkmaktadır.
Yoksulluk Görmeyen Bireyler
Dört yıllık panel veriler kullanılarak yapılan analizde, medyan gelirin %50’sine göre yoksullukta kalma süresi incelendiğinde, bireylerin %10,1’i dört yıl içinde bir yıl, %6,5’i iki yıl, %4,3’ü üç yıl ve %4,3’ü ise dört yıl boyunca yoksulluk sınırında kalmıştır. Türk-İş’in temmuz ayında açlık sınırını 19.234 TL olarak belirttiği Türkiye’de, TÜİK’e göre toplumun %74,8’i hiç yoksulluk deneyimi yaşamamıştır.
Borç ve Taksit Ödemeleri Üzerine Veriler
Geçen yıl ile kıyaslandığında, konut alımı ve konut masrafları dışında borç veya taksit ödemesi olanların oranı 1,2 puan azalarak %56,8 olmuştur. Nüfusun %5,2’si bu ödemelerin kendilerine yük getirmediğini belirtirken, %39,1’ine bu ödemelerin biraz yük getirdiği ifade edilmiştir. %12,5’ine ise bu ödemelerin çok büyük bir yük oluşturduğu görülmüştür. Konut masraflarının çok yük getirdiği hanelerin oranı %13,6 olarak saptanırken, konut masraflarının biraz yük getirdiği hanelerin oranı ise %71,2 olarak kaydedilmiştir. Konut masraflarının yük getirmediğini belirten hanelerin oranı ise geçen yıla göre 0,7 puan azalarak %15,2’ye düşmüştür.